12 Ağustos 2014 Salı

Öylesine yazılmış bir yazı

Çocukken olmak istediğim adamın olmak istediklerim arasında en zor olunabilecek olmasına çok şaşırmıştım ilk bu meseleyi düşünmeye başladığımda. Oysa çocukken hırsları, hesapları olmayan güzel yaratıklarızdır. Doğallayın hayallerimizin de aynı ölçüde safça ve basit olması gerektiğini düşündüğümden şaşırmıştım bu çocukken olmak istediğiniz adam olamayacağınız gerçeğine. Çocukken büyüdüğümüzde süperman olmak istemiş olabiliriz, bi yandan bunun asla olmayacağını bilsek de ümidimizi kaybetmeyiz. Her yıldız kaymasında aklımıza bi acaba sorusu gelir. Her örümcek gördüğümüzde biraz korkuyla karışık "bi kere ısırsa bişey olmaz bence" diye düşünmekten kaçamayız. Sonra astronot olma isteği en popüler hayaller arasında ilk sıraları zorlar. Astronotların o yıldız senin bu gezegen benim gezdiklerini hayal ederiz gök yüzüne bakarken. Sonra büyümeye başlarız.
Biz büyüdükçe kirlendiğini dinledik dünyanın ve bunu dert edinmedik. Sanırım orada kaybettik yaşama savaşını. Bunu dert edinen insanların dünyaya katkıları ortada iken bizler bizim büyümemizle kirlenen dünyanın bu halinin bizim suçumuz olmadığına önce kendimizi sonra kendimiz gibilerini inandırdık.